Türkiye İmam Hatipliler Vakfı (TİMAV) ve Necmettin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi ortaklığı ile düzenlenen Din Öğretiminde Kalite Çalıştayları serisinin ilki olarak Yüksek Din Öğretimi, Sorunlar ve Çözüm Önerileri Çalış

Türkiye İmam Hatipliler Vakfı (TİMAV) ve Necmettin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi ortaklığı ile düzenlenen Din Öğretiminde Kalite Çalıştayları serisinin ilki olarak Yüksek Din Öğretimi, Sorunlar ve Çözüm Önerileri Çalıştayı 18-19 Haziran 2014 tarihlerinde yapıldı.

Başbakan Yardımcısı Prof. Dr. Emrullah İşler’in de açılış programını teşrif ettiği çalıştaya, Konya Valisi Muammer Erol, Konya Milletvekili ve TİMAV Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Cem Zorlu, NEÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Mehmet Emin Aydın ve Prof. Dr. Tahir Yüksek, TİMAV Genel Başkanı Ecevit Öksüz ve ülkemizde din öğretimi veren fakültelerin ve STK’ların temsilcileri katıldı.

Çalıştay, eş zamanlı olarak düzenlenen “İlahiyat Programında Kalite” ve “Hazırlık Arapça Programında Kalite” başlıklı iki kategori olarak gerçekleşti.

NEÜ İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi ve TİMAV Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Muhiddin Okumuşlar’ın koordinatörlüğünde gerçekleştirilen ve iki gün süren çalıştayda yeni uygulanan bir yöntem olarak “fikir tepsisi” metoduyla tüm katılımcıların sürece aktif katılımı sağlandı.

“İlahiyat Programında Kalite” başlıklı oturumlarda; İlahiyat vb. fakültelerde sürdürülen eğitim öğretim programlarına öğrenci seçim süreci, öğrenci kontenjanları; program yeterliklerinin sorgulanması; öğretim elemanlarının işlevlerinin öğretim, bilimsel araştırma, topluma hizmet ve danışmanlık kapsamında irdelenmesi; eğitim uygulamalarının modern eğitim yaklaşımları çerçevesinde tartışılması; öğrenme ortamlarının fiziki durumu, öğretim materyalleri, öğretim elemanlarının sayısal anlamda yeterliliği, teknolojik alt yapı sorunlarının tespiti gibi konular tartışılmış ve bunlarla ilgili çözümler ele alındı.

“Hazırlık Arapça Programında Kalite” başlıklı oturumlarda ise hazırlık sınıfları ders içerikleri; materyalleri ve yöntemlerinin değerlendirilmesi; program ve ders yeterlikleri; ölçme değerlendirme sistemleri ile hazırlık sınıfı eğitimini etkileyen diğer unsurlar tartışıldı.

Çalıştayın açılışında konuşan TİMAV Genel Başkanı Ecevit Öksüz, din eğitimin ve inanç özgürlüklerinin önündeki engeller kalktığını belirterek, bundan sonra kimsenin mazeret üreteceği bir sebebin neredeyse kalmadığını vurguladı.
“Artık kaliteyi ve verimliliği artıracak çalışmalar yapmanın zamanıdır” diyen Öksüz, TİMAV’ın bu noktada üzerine düşeni yapmak için çalışmaya devam edeceğini vurguladı.

Başbakan Yardımcısı İşler’e çalıştayı teşriflerinden dolayı TİMAV adına şükranlarını ifade eden Öksüz: “Ayrıca daha önce de üniversite STK işbirliğinde birçok programı birlikte icra ettiğimiz Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektörümüz Prof. Dr. Sayın Muzaffer Şeker başta olmak üzere, İlahiyat Fakültemizin dekanı Prof. Dr. A. Saim Arıtan ve çalıştay koordinatörümüz Prof. Dr. Muhiddin Okumuşlar’a bu çalıştayımızı da birlikte organize etmekten dolayı TİMAV adına şükranlarımızı arz ediyorum” dedi.

Programın açılışında konuşan Başbakan Yardımcısı İşler, Türkiye’de yaşayan insanların yaklaşık yüzde 99’unun kendisini Müslüman olarak gördüğünü kaydederek, insanların kendi dinini öğrenmek istemesinin doğal bir durum olduğunu söyledi. İşler: “Ülkemizde okullarda din öğretimi ve statüsü asıl bir sorun olarak ilk defa Cumhuriyet döneminde 1924 yılında çıkarılan Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile ele alınmış ve bir zemine oturtulması amaçlanmıştır. Ancak dönemin siyasi iradesinin teşekkül etmek istediği toplum farklı olduğundan din eğitimi hem ihmal edilen bir alan olmuş hem de verilen bilgiler yanlış ve sathi olmanın ötesine geçememiştir. İslam hakkında yanlış ve eksik bilgilere dayalı yorumlara sahip olan bu anlayış ciddi sorunlar doğurmuş ve maalesef halkımız ağır bedeller ödemek durumunda kalmıştır. Bu süreçte dinin veya din eğitiminin toplumsal barış ve huzuru korunup geliştirilmesindeki fonksiyonlarının göz ardı edilmesi nedeniyle ülkemiz özellikle 50’li yıllardan başlayıp 2000’li yılların başına kadar son derece üzücü hadiselere tanıklık etmiştir.” dedi.

İlkokuldan başlayarak üniversiteye kadar devam eden eğitim sürecinde verilen din eğitiminin hala arzulanan seviyede olmadığını ifade eden Başbakan Yardımcısı İşler: “Özellikle müfredatların birbirinden kopuk olması veya doğru kaynaklara erişimde yaşanan sıkıntılar bu bağlamda değerlendirilmesi gereken önemli hususlardır. Ancak yaşanan teknik sıkıntıların yanında din eğitiminde ciddi bir kalite sorunu olduğu da aşikârdır. Kalıcı olmayan ya da çağın değişimine göre güncelleştiremediğimiz metotlarla aksak topal devam eden bir süreç işlemektedir. Bilimin baş döndürücü bir şekilde ilerlediği günümüzde mevcut eksiklikleri göz önüne alarak eğitimimizi yeniden yapılandırmamız gerektiği kanaatindeyim.” diye konuştu.